murathanay

Muammer Karadaş: Ben Tanık

slide125Evet inanırım deri değiştirmeye; çünkü acıya inanırım.
Katıya, sıvıya, gaza; üçün ardından dördün geleceğine.
Yaban arılarının varlığına, Leyla’nın ihanetine, mevsimi
geldiğinde göç etmek gerektiğine, suyun tersine akmayacağına inanırım.
Evet inanırım çini ustalığına, zulmün kendini onarma gücüne,
maddenin korunumuna, çürüyen elmanın kütür kütür elmalara
gebe olduğuna.
Yaşamın bir şezlong gibi bakışımlı olmadığına inanırım,
suyun kaldırma gücüne, harlanmayan ateşin söneceğine,
bülbülün güle asla kavuşamayacağına ve nilüfere. Devamını Oku

Tarih Gönderen murathanay 1 Yorum

Hz.Kur’an-ı Kerim: Müzzemmil…

slide124Bismillahirrahmânirrahîm.

1- Ey örtünüp bürünen (Peygamber)!
2,3-
Kalk, birazı hariç olmak üzere geceyi; yarısını ibadetle geçir. Yahut bundan biraz eksilt.

4- Yahut buna biraz ekle. Kur’an’ı ağır ağır, tane tane oku.
5- Şüphesiz biz sana (sorumluluğu) ağır bir söz vahy edeceğiz.
6- Şüphesiz gece ibadetinin etkisi daha fazla, (bu ibadetteki) sözler (Kur’an ve dua okuyuşlar) ise daha düzgün ve açıktır.
7- Çünkü gündüzün sana uzun bir meşguliyet vardır.
8- Rabbinin adını an ve bütün benliğinle O’na yönel.
9- O, doğunun da batının da Rabbidir. Ondan başka hiçbir ilah yoktur. Öyle ise onu vekil edin.
10- Onların söylediklerine sabret ve onlardan güzellikle ayrıl. Devamını Oku

Tarih Gönderen murathanay Yorumlar

Nuri Niyazoğlu: Bana Bağışlamak Ver

slide123Hele sevemeyişine beni
Adın sevdalığın adı
Hayata tutunan yağmurlarım
Son İsteğin ne diye soruyorlar
Gözlerin geliyor aklıma
Bana bağışlanmak ver diyorum

III
Çamura bulanmışken ömür sayfalarım
Sığamıyorum bu vakte
Ne elem bir duygudur aşksızlık
Sana güldüğü kadar
Gülmüşmüydü başka bir yüze
Ellerimdeki ağlamaklı bir lale Devamını Oku

Tarih Gönderen murathanay Yorumlar

Loreena Mckennitt: The Stolen Child

Devamını Oku

Tarih Gönderen murathanay Yorumlar

Mevlana C.Rumi: Sema…

slide122Semâ, Allah’ın “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” sualine ruh zerrelerinin: “Evet Rabbimizsiniz” değişlerinin sesini duymak, kendinden geçmek, Rabbine kavuşmaktır.

Şu zerreler, güneşin ışığında sûfiler gibi Semâ edip dururlar; fakat hangi nağmeyle, hangi vuruşla, ne biçim bir sazla Semâ ederler, kimsecikler bilmez.

Semâ, gönüldeki gizli erlerden bir selam.

Semâ, diri kişilerin canlarına rahat ve huzurdur. Bunu canında can olan bilir.

Semâ ehlinin, biri doğuda, biri de batıda Semâ etse, her ikisi de birbirinin hâlinden haberdar olur. Devamını Oku

Tarih Gönderen murathanay Yorumlar

Neşati: Gizliyiz Biz…

slide121Biz şevkiz çılgın bülbülün deminde gizliyiz 
Kanız kırmızı goncanın kalbinde gizliyiz 

Bu zayıf vücud üzre çiy gibi gözyaşı döküp 
Can ipliği gibi mânâ cevherinde gizliyiz 

Âlemde şöhret olsak n’ola namsız nişansız 
Gönül gibi bir acayip bilmecede gizliyiz 

Her hâlimizi bilen yine seher yelidir 
Gönül bezeyen saçın büklümünde gizliyiz  Devamını Oku

Tarih Gönderen murathanay Yorumlar

Nazan Bekiroğlu: Yusuf’un Duası…

slide120Züleyha, gecesinin güzelliğini sererken Yusuf’un gözlerinin önüne, Yusuf da insandı. istek, insanın zaafıydı. Ama: Rabbim, bana istememeyi isteyebilmeyi nasib et.

Her şeyin kalpte başlayıp kalpte bittiği mevsimde, her şeyin kalpteki rengine göre isim aldığı yerde Yusuf bu duasındaydı. Ve Yusuf biraz da bu dua ile, bu duayı edebilmiş olma yürekliliğiyle peygamberdi: Rabbim, bana istememeyi isteyebilmeyi nasib et.

Değil mi ki ilk bakışta Züleyha Yusuf’a ötelerden gelen bir ses, bir cennet çiçeği gibi, susuzluğunun farkında bile olmayan çöl toprağına inen bir yağmur defteri. Devamını Oku

Tarih Gönderen murathanay 1 Yorum

Hümeyra: Kördüğüm

Devamını Oku

Tarih Gönderen murathanay 1 Yorum

Friedrich Nietzsche: Aforizmalar…

slide119“Yokluk büyük varlıktır azizim, yeter ki fark edebilesin.”

“Hayat; kendisini alt edenindir.”

“Az bilen ve az düşünen çok konuşur.”

“Yığından olan beleş yaşamak ister. Tat veremediğin yerde tat almak istememelisin…”

“Dünyanın en yüce tahtına da çıksanız, oturacağınız yer, kendi kıçınızın üstüdür.”

“En derin yaralarla başlar en derin gülücükler. En yüksek uçurumlardan düşerken öğrenirsin uçmayı. En derin denizlerde boğula boğula becerirsin tek bir nefesle yaşamayı.” Devamını Oku

Tarih Gönderen murathanay Yorumlar

Antoine de Saint-Exupery: Kale

slide118Sonsuz bir bitkinlik çöktü üzerime. Tanrı’nın benden yüz çevirmiş gibi olduğunu düşünmek daha kolay göründü. Çünkü kendimi köşe taşından yoksun buluyordum ve artık hiç bir şey yankılanmıyordu içimde. Sessizlikte konuşan ses susmuştu. En yüksek burca tırmanmıştım, düşünüyordum: “Niçin bu yıldızlar?” Ve yurtluklarımı gözlerimle ölçerek, kendi kendime soruyordum: “Niçin bu inilti?”

Kendi dilini konuşmayan, tutarsız bir kalabalıkta bir yabancı gibi şaşırıp kalmıştım. Çıkarılıp atılmış bir giysi gibiydim. Bozuk ve yalnız. Oturulamayan bir evden farksızdım. Köşe taşım yoktu işte, çünkü artık hiç bir şeyim işe yaramıyordu. “Gene de aynı insanım, diyordum içimden, aynı şeyleri biliyorum, aynı anılar var aklımda, aynı gösterinin seyircisiyim, ama yararsız dağınıklıkta boğulmuşum bundan böyle.” Kendisini bütünüyle seyredecek, sessizliğini tadacak, yüreğinin düşüncelerinde anlamını sağlayacak hiç kimse yoksa, en güzel bazilika bile bir taş yığınından başka bir şey değildir artık. Ben, bilgeliğim, duygularımın algısı ve anılarım da böyle. Başak yığınıydım artık, demet değil. Ve her şeyden önce Tanrı’dan yoksun kalmak olan sıkıntıyı tanıdım. (sayfa: 119, 120) Devamını Oku

Tarih Gönderen murathanay Yorumlar
Copyright © 2011 – 2014. Powered by Murat Hanay. Tüm hakları saklıdır.
Bu sitede yer alan eserlerin telif hakları eser sahiplerinin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Bu site hiç bir şekilde kâr amacı gütmemekte olup, yer alan tüm içerikler yalnızca bilgilendirme amacıyla sunulmaktadır. Bir eserin veya yasal temsilcisinin istekte bulunması halinde, kendisine ait eserlerin siteden 24 saat içinde yayından kaldırılması garanti edilir.