- ARAMA KUTUSU
- HÜZÜNLÜ PALYAÇO
- ANTİK YAZILAR
- ANTOİNE DE SAİNT-EXUPERY
- ARKADAŞ ZEKAİ ÖZGER
- ATTİLA İLHAN
- BİRHAN KESKİN
- CAHİT SITKI TARANCI
- CAHİT ZARİFOĞLU
- CEMAL SAFİ
- CEMAL SÜREYA
- CEMİL MERİÇ
- CUMALİ Ü.HASANNEBİOĞLU
- FRİEDRİCH NİETZSCHE
- FUZULİ
- GİOVANNİ PAPİNİ
- HALİL CİBRAN
- İSKENDER PALA
- İSMET ÖZEL
- MEVLANA C.RUMİ
- NAZAN BEKİROĞLU
- NEYZEN TEVFİK
- NURETTİN TOPÇU
- NURİ NİYAZOĞLU
- PABLO NERUDA
- RUDYARD KİPLİNG
- ŞEMS-İ TEBRİZİ
- SEZAİ KARAKOÇ
- TURGUT UYAR
- YAHYA KEMAL BEYATLI
- YUNUS EMRE
- HÜSEYİN
- SON YAZILAR
- SON YORUMLAR
- İsmet Özel: M’el-ange – 1.İstesem Tard Edebilir Miydim Melekleri Hayatımdan? için Neva Bask
- Antoine de Saint-Exupéry: Küçük Prens için Ebru Bektaşoğlu
- İsmet Özel: Karlı Bir Gece Vakti Bir Dostu Uyandırmak için veli sancakçı
- Fuzuli: Söylesem Tesiri Yok, Sussam Gönül Razı Değil için isimsiz
- İsmet Özel: Karlı Bir Gece Vakti Bir Dostu Uyandırmak için Seyfettin semiz
- İSTİKLAL MARŞI DERNEĞİ
Mevlana C.Rumi: Düşmem Dersin Düşersin, Şaşmam Dersin Şaşarsın…
Allah der ki; kimi benden çok seversen onu senden alırım…
Ve ekler; “Onsuz yaşayamam” deme, seni onsuz da yaşatırım.
Ve mevsim geçer, gölge veren ağaçların dalları kurur, sabır taşar, canından saydığın yar bile bir gün el olur, aklın şaşar.
Dostun düşmana dönüşür, düşman kalkar dost olur, öyle garip bir dünya.
Devamını Oku
Mevlana C.Rumi: Etme(Şems’in Gidişi)
Tarih 19.12.2012 Gönderen
Yorumlar
- aşk
- aşkın gözyaşları
- celaleddin rumi
- divanı kebir şems
- etme
- etme mevlana
- etme şemsin gidişi
- etme yılmaz erdoğan
- hazreti mevlana
- hüzün
- hz mevlana
- mevlana
- mevlana celaleddin
- mevlana celaleddin rumi
- mevlana divanı kebir
- mevlana etme
- mevlananın şemse yakarışı
- şems divanı kebir
- şemsi tebrizi
- şemsin gidişi
- şemsin gidişi mevlana
- tebrizli şems
- yılmaz erdoğan
- yılmaz erdoğan etme
Mevlana C.Rumi: Şeb-i Arus
Öldüğüm gün tabutum götürülürken, bende bu dünya derdi var sanma…
Benim için ağlama, yazık, vah vah deme;
Şeytanın tuzağına düşersen, o zaman eyvah demenin sırasıdır,
Cenâzemi gördüğün zaman firâk, ayrılık deme,
Benim kavuşmam, buluşmam işte o zamandır,
Beni toprağa verdikleri zaman, elvedâ elvedâ demeye kalkışma,
Mezar, cennet topluluğunun perdesidir.
Batmayı gördün değil mi? Doğmayı da seyret, güneşle aya gurûbdan hiç ziyân gelir mi?
Hangi tohum yere ekildi de bitmedi? Ne diye insan tohumunda şüpheye düşüyorsun?
Hangi kova kuyuya salındı da dolu dolu çıkmadı? Can Yusuf’u ne diye kuyuda feryad etsin?
Bu tarafta ağzını yumdun mu, o tarafta aç.Zîrâ senin Hayy u Hû’yun, mekânsızlık âleminin fezâsındadır. Devamını Oku
Mevlana C.Rumi: Sema…
Semâ, Allah’ın “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” sualine ruh zerrelerinin: “Evet Rabbimizsiniz” değişlerinin sesini duymak, kendinden geçmek, Rabbine kavuşmaktır.
Şu zerreler, güneşin ışığında sûfiler gibi Semâ edip dururlar; fakat hangi nağmeyle, hangi vuruşla, ne biçim bir sazla Semâ ederler, kimsecikler bilmez.
Semâ, gönüldeki gizli erlerden bir selam.
Semâ, diri kişilerin canlarına rahat ve huzurdur. Bunu canında can olan bilir.
Semâ ehlinin, biri doğuda, biri de batıda Semâ etse, her ikisi de birbirinin hâlinden haberdar olur. Devamını Oku
Mevlana C.Rumi: Hatırla Ama…
Bir tatlı ömür gibi gitmeye niyetlendin,
ayrılık atına eyer vurdun inadına.
Ama bizi unutma, hatırla ama.
Sana temiz dostlar, iyi dostlar, bağdaş dostlar
yeryüzünde de var. Gökyüzünde de var.
Eski dostla ettiğin yemini, hatırla ama.
Sen her gece ay değirmisini
başına yastık edince yollarda,
dizimde yattığın geceleri hatırla ama.
Sen ey, hüsrev’i kendine kul,
Şirin gibi bir nice güzeli esir eden,
aşkının ateşiyle tıpkı Ferhat gibi benim
ayrılık dağını delmede olduğumu, hatırla ama. Devamını Oku
Mevlana C.Rumi: Aşk-ı Şems – Divan-ı Kebir’den Seçmeler-4
• Ey aşıklar! Şems-i Tebrizî hazretlerinin parıltıları şarktan belirince, yeryüzü de can deryası oldu, gökyüzü de!..
• Aşk bahçesinin parlaklığı da, güzelliği de Tebrizli Şems’tir; aşk ağaçlarını yetiştiren bahçıvan da odur!
• Ey Tebrizli Şems! Sen, Hakk’ın bir güneşisin; can mumunu da, şamdanını la kır geçir!
• Ey Tebrizli Şems; sen, can maşrıkından doğ! Çünkü, senin güneşin candır; bütün dünya ise bedendir!
• Ey Şems-i Tebrîzî; gel, gönlüme güneş gibi ışık kılıcını vur! Kalkana benzeyen cana, ancak güneşin kılıcı nur verebilir! Devamını Oku
Mevlana C.Rumi: Aşk-ı Şems – Divan-ı Kebir’den Seçmeler-3
• Gönül bir mağara, Tebrizli Şems de bir dost. Bir dost için bu mağaranın îahmetine katlanmaya mecburum.
• Ey Tebrizli Şems! Çağır beni, Sur’un üfürülmesi senin çağırmandır.
• Ey Tebriz şehrinin iftihar ettiği Şemseddin! Bu seferden bir kere daha geri dön! Allah aşkına gel, biz bir tek aşka, senin aşkına tutulmuşuz, o aşk ile oyalanmadayız.
• Tebrizli Şems bana, îskender gibi tac, taht, saltanat verdi de ben manalar ordusunun baş komutanı oldum.
• Ey Tebrizli mana padişahı Şemseddin! Sana bir tek aşık olarak ben yeterim. Toplantı günlerinde mum gibi yanar, meclisi nüurlandırırım. Nefisle savaş gününde ise demir gibi dayanır dururum. Devamını Oku
Mevlana C.Rumi: Beri Gel…
Beri gel, beri !
Daha da beri ! Niceye şu yol vuruculuk ?
Madem ki sen bensin, ben de senim, niceye şu senlik benlik…
Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol…
Gel, gel, ne olursan ol yine gel,
İster kafir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel,
Bizim dergahımız, umitsizlik dergahı değildir,
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel… Devamını Oku